İstanbul Büyükşehir Belediyesi, akıllı şehir vizyonuyla 16 milyonluk dev metropolü çağın gerekliliklerine uygun şekilde yönettiğini duyurdu. Dünyanın önde gelen şehirlerinde olduğu gibi İstanbul’da da verinin, şehir yönetiminin vazgeçilmez bir unsuru olduğunu vurgulayan Büyükşehir, “Veri, akıllı bir şehrin sinir sistemi gibidir” ifadesini kullandı.
İSTANBUL (İGFA) - İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin açıklamasına göre, akıllı şehir modelinde trafik akışı gerçek zamanlı verilerle planlanıyor, atık toplama güzergahları optimize ediliyor, toplu taşıma saatleri anlık yoğunluğa göre düzenleniyor ve acil durumlara veri destekli müdahale ediliyor.
Altyapı, kentsel planlama, sağlık hizmetleri ve girişimcilik ekosistemi gibi alanlarda veriye dayalı çözümlerle hem kaynak israfı önleniyor hem de sürdürülebilirlik sağlandığına dikkati çekilen açıklamada, açık veri politikalarıyla ise şeffaf ve katılımcı bir yönetim hedeflendiği vurgulandı.
“KİŞİSEL VERİLERE GÖZÜMÜZ GİBİ BAKIYORUZ”
Hatırlanacağı gibi son dönemde İBB’ye yönelik kişisel verilerin usulsüz işlendiği veya üçüncü taraflarla paylaşıldığı iddiaları kamuoyunda tartışma oluşturmuştu.
Büyükşehir Belediyesi, bu iddialara net bir yanıt vererek, “16 milyon İstanbullunun verisine hukuki, etik ve teknik sorumlulukla sahip çıkıyoruz” dedi. Açıklamada, şeffaflık ilkesine vurgu yapılarak, iddiaların kamuoyunda yanıltıcı algılara neden olduğu belirtildi.
92 bin çalışanı, 30 iştirak şirketi ve 2 bağlı kuruluşuyla Türkiye’nin en büyük kamu organizasyonlarından biri olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin her gün üretilen işlem verileri, TCKN ve lokasyon bazında analiz edilerek hizmetlerin daha hızlı, verimli ve maliyet etkin sunulmasının amaçlandığı kaydedilerek, bu verilerle, kadın, erkek, genç, yaşlı gibi grupların yanı sıra isteğe bağlı olarak engelli veya şehit yakını gibi özel nitelikli kategorilerin de dikkate alındığı vurgulandı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, büyük veriyi; karar destek sistemlerini güçlendirmek, toplu ulaşımı ve trafiği optimize etmek, kentsel planlamayı veriye dayandırmak, afetlere hızlı müdahale etmek, vatandaş memnuniyetini artırmak ve enerji-su gibi kaynakları verimli yönetmek için kullandığını ifade etti.
Sağlık ve sosyal hizmetlerin ihtiyaç sahiplerine en hızlı şekilde ulaştırılması, adil ve şeffaf bir yönetim anlayışının da bu teknolojilerle desteklendiği belirtildi.
Dünya standartlarında bir uygulama olan büyük veri kullanımı, bankacılık ve telekomünikasyon gibi özel sektör alanlarının yanı sıra kamu hizmetlerinde de artık bir norm haline geldiğini belirten İstanbul Büyükşehir Belediyei, bu yaklaşımla İstanbul’u hem sürdürülebilir hem de yaşanabilir bir şehir haline getirmeyi hedeflediklerinin altını çizdi.
